30 Kasım 2018 Cuma

KÜTÇE

içimde atkısını dolamış bir çocuk var,
bana sabahtan beri,
küt küt diye sesleniyor!..
duymazdan geldiğimi düşünüyor,
bana bir hersleniyor,
bir hersleniyor!..
iyi de çocuğum,

iyi de canımın içi,
ben Kütçe bilmiyorum ki!..



Mahmut Turan

26 Kasım 2018 Pazartesi

KAHKAHA PATLAMASI

bu akşam,
anarşik bir kahkaha patlattım yine...
masadaki kum saati yere devrildi,
salondaki avize başıma düştü birden...
kahkaha dediysem,
keyiften değil!..
sinirden yahu,
sinirden!..
mavi kareli gömleğim hep toz oldu.
Ayşe Teyze gelip,
ACE'yle yıkasa bari!..
o değil saçlarım bozuldu.
alt komşum biraz kül,
ay pardon biraz jöle verse tam yeri!..
yoldan geçen duyarlı bir kuş,
ihbar etmiş patlamayı duyunca,
müzevir pislik!..
motorsikletli polisler,
pizzacıdan daha hızlı damladılar...
alnımı karışladılar benim,
sırtımı adımladılar...
onlar bana dayılık yaptılar,
ben onlara artistlik!..
anlayacağın,
akşam akşam boka sardık iyi mi!..
ne sinirlenmeyeyim abi,
ne sinirlenmeyeyim?..
bu ne bir,
ne iki!..
memlekette o kadar,
siktiri boktan şeyler oluyor ki!..



Mahmut Turan

24 Kasım 2018 Cumartesi

DUR BAKALIM

sen aklıma gelirsin,
çay gözüme rakı görünür...
kesme şekerini,
buz maşasıyla tutarım,
sol yanımı,
sağ elimle...
anne derim,
sana zahmet siyah çayın yanına,
biraz beyaz peynir dilimle!..
çok sürmez,
kaygan bir zemin olur tavan,
kayar gözler,
düşer yaşlar...
hışırtılı bir ses duyulur ardından,
karıncalı bir görüntü başlar...
ne feri ela gözlerimin,
ne akı görünür...
susmak ölüm olur sonra,
konuşmak kalım...
zatı bir gün,
dünyanın anasını satmaktan,
adımız pezevenge çıkacak ama,
dur bakalım!..



Mahmut Turan

22 Kasım 2018 Perşembe

TEK CANI SAĞ OLSUN DA

iyidir,
güzeldir,
hoştur da...
biraz,
acımasızdır...
yürüyecek halim yokken,
beni peşinden koşturdu...
bu yüzden durduk yere terlerim,
bu yüzden konuşurken kekelerim...
bu yüzden ağrıyor seven yerlerim,
bu yüzden kaçtı akli melekelerim...
olsun ama,
tek canı sağ olsun da!..



Mahmut Turan

18 Kasım 2018 Pazar

SEN SEN OL

benim yazdığım şiirler göz nuru demektir,
el kiri değil!..
benim yazdığım şiirler bin bir emektir,
üstünkörü değil!..
içinde aşk vardır,
içinde hasret,
içinde isyan!..
ya masayı devirir,
ya ağlar,
ya bir sigara yakar beni okuyan!..
bazı başlara taçtır örneğin,
bazı başlara bela...
gece Tanrı Dağları'nda kurt uluması olurlar,
gündüz pirinç tarlalarında Çav Bella...
başı açık uçludur,
sonu hüzünle bağlı...
zengin kafiyelerinde bir şehirli barınır,
düşük cümlelerinde bir dağlı...
sen sen ol,
benim yazdığım şiirleri,
bir kontrol kalemiyle kontrol etmeden,
okuma olur mu?..
hıçkırık neyin tutar,
belli mi olur...



Mahmut Turan

ŞARTLARIM TUTMUYOR

yaşlı bir kurt da duramaz karşında,
genç bir efe de...
uzun namlulu bir silah sanki gözlerin,
baktığını vuruyor her mesafede...
saçların lavanta bahçesi,
ellerin pamuk tarlası...
ağzın köy türküsü mesela,
burnun pastoral şiirin alası...
ister inan, sarıl boynuma,
ister yalancının birisin de!..
gerçeğin sallamıyor beni,
hayalin uyutmuyor...
ah ah,
tam aşık olacağım birisin de!..
neylersin,
şartlarım tutmuyor!...



Mahmut Turan



14 Kasım 2018 Çarşamba

SUS!

Camel'i Parlıament'le aldatmışsın bugün,
adi herifin tekisin sen!..
Camel'e bunu yapan,
bana neler yapmaz ki dedi...
ben inkar ettim,
o dudak izlerimi gösterdi...
gözlerini kıstı sonra,
sesini yükseltti...
hıh,
erkeğim ya!..
sus dedim,
sus seni seviyorum zaten,
sus ağzını burnunu öptürme şimdi!..
sustu,
susmasaydı keşke!..



Mahmut Turan

13 Kasım 2018 Salı

HAYATIMI YAZSAM ROMAN OLURDU

bana hep diyorlar ki,
yazdıkların kendi hayatın mı?
belli olmuyor,
bazı çiçekleniyorum bu soruyla,
bazı taşlanıyorum...
hayır diyorum,
hayatımı yazsam roman olurdu,
ben şiirden hoşlanıyorum...



Mahmut Turan

12 Kasım 2018 Pazartesi

PENCEREMDE BİR KUŞ ÖLÜSÜ

sen aklıma gelince,
beni bir titreme tutar,
bir soğuk vurur...
ruhumda bir fırtına kopar çok geçmeden,
her parçamı ayrı bir yere savurur...
önümü göremem ardıma bakmaktan,
bir boşluğa düşerim...
bir boşluk ki uzay boşluğu,
pek bir yer kaplamam...
yüreğim yanar karışmam,
gözyaşım dökülür toplamam...
sakallarım elime batar yüzümü avuçlarken,
parmaklarım sancır...
on parmağımda on hırs,
uzanır yüzümü tırnaklar...
davudi bir ses çıkar kaval kemiğimden,
ritim tutar uyluk...
Sokrates'e özenir içimdeki çocuk,
baldıran zehiri içmeye başlar...
ayaklarım geri geri gider,
dizlerimden başlar uyuşukluk...
bir arpa boyu yol alamam ne etsem de,
olduğum yerde kalırım...
olduğum yer,
hiç istemediğim bir yer olur genelde...
düşer gezi notları,
inler nağmeler...
sonrası penceremde bir kuş ölüsü,
ceket giyinmiş...



Mahmut Turan

8 Kasım 2018 Perşembe

HAYAT GÜZEL

damdaki kemancı ne güzel çalıyor,
daldaki kuş ne güzel ötüyor!..
güneş ne güzel alçalıyor,
gelincikler ne güzel bitiyor!..
şu kadınlar ne hoş,
şu çocuklar ne şirin!..
kadınlara çam sakızı verin yeri gelmişken,
çocuklara kenger devşirin!..
hayat güzel,
mevsim güzel,
hava güzel!..
umudu bağlayın,
savaşı kesin!..
böyle bir günde,
düşmanım ölse ağlarım kesin!..



Mahmut Turan

7 Kasım 2018 Çarşamba

ÇEKİNDİM

günaydın dedim,
merhaba dedim,
nasılsın dedim...
saatin güzelmiş dedim,
parfümüne bayıldım dedim,
saçların yakışmış dedim...

hava ne güzel dedim,
sinemaya güzel film gelmiş dedim,
kitap fuarı yaklaştı dedim...
bir gün,
bir çay içelim dedim...
kendine iyi bak dedim,
görüşürüz dedim...
seni seviyorum da diyecektim,
çekindim...



Mahmut Turan