DİLEK'ÇE

Tanrı'm,

ya kalbim çok büyük benim,

ya da göğsüm çok dar!..

yoksa kalbim sıkışmazdı böyle,

yoksa göğsüm daralmazdı bu kadar!..

delinmeden bağrım,

yırtılmadan derim...

varlığına ve birliğine imân eder,

gereğinin yapılmasını arz ederim!..

Mahmut Turan

ÜŞÜYORSAN

üşüyorsan,

montumu giyebilirsin,

atkımı takabilirsin...

daha da üşüyorsan sevgilim,

canımı yakabilirsin!..

Mahmut Turan

HAVA BİZ GİBİ

dışarısı,

biz gibi sevgilim!..

ah bilsen,

nasıl da üşüyor...

kulaklarım,

ayaklarım,

ellerim!..

dedim ya sevgilim,

biz gibi dışarısı!..

üzerine afiyet,

çok kötü gribim üstüne üstlük!..

yüksek ateş,

öksürük,

baş ağrısı!..

grip neyse de,

geçer bir şekilde...

dışarı çıkmam bir süre,

kıvrılırım bir köşede!..

biraz nane limon annem bana,

biraz pekmez...

ah şu yalnızlık çok fena,

ah şu yalnızlık hiç geçmez!..

Mahmut Turan

PAZAR KEYFİ

sen pazar keyfisin,

ben sabahın körüyüm!..

biz ikimiz,

okeyde bile eş olamayız artık...

sen evli mutlu çocuklusun,

ben dertli bir serseriyim!..

Mahmut Turan

GÜZEL'CE

Allah vergisi bir güzelliği vardı,

vergi usul kanunlarına örnek teşkil ederdi!..

oturanı çalıştırırdı hep,

çalışanı meşgul ederdi!..

ruhumu okşadı benim,

açlığımı giderdi!..

ortalık kötü olduğu için,

bir an olsun yalnız bırakmazdım...

yanında aklım dururdu mesela,

peşinden içim giderdi!..

gönlümü kaydırdı benim,

ilgimi çekti!..

Züleyha'nın güzelliği bir söylenceydi inan,

onunki gerçekti!..

saçları bir gülistandı,

gözleri bir vaha!..

bir görsen,

dersin bir daha!..

iyi ki,

görmedin ama!..

görsen,

dost değil düşmandık şimdi!..

Mahmut Turan

YOL PROBLEMLERİ

aslında,

ikimizde de suç yok sevgilim...

böyle,

ayrı ayrı yollardan gidiyorsak...

bence biz,

nesil olarak bölünmüş yolların kurbanıyız...

ve biz,

hangi hızla gidersek gidelim...

hiçbir şehirde,

hiçbir zaman buluşamayacağız...

ve hiçbir matematikçi,

çözemeyecek bu problemi,

hep bir problem olarak kalacağız...

üzülme ama,

tek problem biz değiliz bu hayatta!..

bira göbek yapar mesela,

sigara öldürür!..

benzin çok pahalı,

ekmek kilo aldırır!..

dediğim gibi,

ikimizde de suç yok sevgilim...

hep bu,

bölünmüş yolların suçu!..

çok yol ayrılık getirir,

tek yol devrim!..

Mahmut Turan

DELİNİN BİRİ

delinin birine,

bu delilik nereden dedim...

bir sigara verdim,

karşılığında soruma cevap istedim...

normal şartlarda,

iyilik yapınca karşılık beklemem de,

şartlar normal değildi...

gözleri uzaklara daldı adamın,

başı öne eğildi...

bir gün,

bir güzele geç kaldım,

o gün aklımı kaçırdım dedi...

soru çok saçma olsa da,

cevap çok akıllıcaydı!..

sormaz olaydım,

aklımdan utandım!..

sonra o bir başına kaldı,

ben yıllarca bu utançla yaşadım!..

Mahmut Turan

NEFSİ MÜDAFAA

aramızda mesafe var ama,

ben onu itmedim Hakim bey,

kendimi geri çektim!..

bir nevi,

nefsi müdafaa benimkisi,

öyle yapmasam ölecektim!..

ister sal,

ister yatır beni!..

ister kurşuna diz,

ister ipe götür beni!..

gerekirse kırılırım da,

gerekirse koparım!..

pişman değilim,

yine olsa yine yaparım!..

Mahmut Turan

KALBİMDEN GEÇEN BİR OLAY

herkes,

başından geçen bir olayı anlatsın dediler...

aklıma sen geldin,

bir ah çekip sıramı savdım!..

o an,

görmeliydin beni...

toplumsal bir olayda,

geri püskürtülmüş bir isyandım sanki...

akademik bir çalışmada,

öne sürülmüş psikolojik bir savdım!..

bilsen;

tek hecelik bir ah'a,

kaç gecelik hüzün sığdırdım ben,

kaç gücenik sitem!..

başımdan geçen bir olayla,

bütün bunlar olmuşsa...

kalbimden geçen bir olayı anlatsam,

kim bilir neler olacak neler!..

acıyı güzel anlatırım ben,

yalan yok!..

hıh!

yani ben de olmasam,

kimsenin üzüleceği falan yok!..

Mahmut Turan

GELSENE

ayvanın bol olduğu seneler,

kışlar sert geçer demiş eskiler...

denizde kum,

dalda ayva bu sene!..

belli ki bu kış sert geçecek sevgili,

kışa girmeden gelsene!..

ben sana şiir okurum uzun kış gecelerinde,

sen bana çay yaparsın!..

dersen çayı da ben yaparım,

sen sadece yanımda otur!..

otur derken,

öyle çaya gelmiş misafir gibi değil tabii...

elini omzuma at mesela,

başını göğsüme yatır!..

ah gönlümü avutmuyor,

ah hiçbir meşgale!..

ah bir bilsen,

ah nasıl da muhtacım sıcak bir ele!..

bu elma var ya bu elma,

bu elma adamı cennetten çıkarır,

söyleyeyim açık açık!..

elma dersem çıkma sakın,

ayva dersem çık!..

dedim bile,

ayva!..

ayva demişken,

öperim ayva tüylerinden!..

Mahmut Turan

EL OLDUN

kadife sesimle söylediğim hüzünlü şarkılar,

kalbime sert bir nota veriyor!..

ellerim yanlış yaraya parmak basıyor yine,

mantığım hata veriyor!..

yüzümde geri alınmış ifadeler var,

falımda ayağı kırık atlar!..

çıksam bir hava alsam şimdi,

benden çok ev rahatlar!..

mutluluğun esamesi okunmuyor hiçbir hoparlörden,

buna camiler de dahil...

sözüm para etmiyor içimdeki pazarda,

sevincin biri bin para!..

kafamda saç kalmadı mesela,

elimle kopara kopara!..

söz konusu aşk olunca,

hayaller müsaade istedi her seferinde,

sigara konuya eğildi!..

dalin kokan çocuk bu değildi biliyorsun,

meybuz seven çocuk bu değildi!..

avuca sığmazdım ben,

ele gelmezdim!..

ah ah,

sen beni terk etmeseydin,

ben bu hale gelmezdim!..

göğsün yastıktı bana,

sırtın duvardı!..

bozmasaydın hiç,

öyle kalsan ne vardı?..

içime dert oldun sen,

gözüme sel oldun!..

seni baş edecektim gitmesen,

sen gittin el oldun!..

Mahmut Turan

YAPRAK SARISI

yer sarı,

gök mavi...

aklıma düşenler uzakta,

başıma gelenler semavi!..

dışarıda güzel bir yağmur,

içimde dikine sürülmüş bir alan...

yağan yağmurdan dolayı,

sevinçliyim desem yalan olur,

hüzünlüyüm desem yalan!..

buğday sarısını biliyorum,

yaprak sarısı da neyin nesi?..

hüznün vasisi sanırım,

duygunun biyolojik annesi!..

olağanüstü bir renk,

olağanüstü bir çaba!..

Tanrı diyorum,

yaprak sarısını bulmak için,

yeşille hangi rengi karıştırıyor acaba?..

bakıp bakıp hayran kalıyorum manzaraya,

bakıp bakıp duygulanıyorum!..

durup durup arkama bakıyorum sonra,

durup durup kaygılanıyorum!..

günlerden pazartesi,

aylardan kasım...

beni tutma Akif,

beni bırak Asım!..

eski sevgilime dönesim geldi,

sigarayı bırakasım!..

Mahmut Turan

İKİ HAYLAZ ÖĞRENCİ

biz onunla,

aynı okulun iki haylaz öğrencisiydik,

arka sıralarında gülüşen!..

aynı uçlu kalemi kullanan,

aynı kokulu silgiyi bölüşen!..

umurumda değildi kimya'daki ayrışan,

umurumda değildi matematik'teki bileşen!..

okulu değil,

onu seviyordum ben!..

o gelince süslenirdi sınıf,

o gidince dağılırdı okul!..

o ne tatlı bir dildi Allah'ım,

o ne güzel bir yüzdü!..

her teneffüs,

onun havasını teneffüs ederdim ben,

havası bin beş yüz'dü!..

gün geldi,

o başka bir şehre taşındı,

okulumuz başka bir yere...

kolaysa gel teselli et gözlerimi,

kolaysa gel kalbimi avut!..

kaç kere canıma kıymak istedim,

kıyamadım bir türlü...

canım tatlı da değil oysa,

bildiğin Arnavut!..

yeni okulun Kızılay Kolu vardı ama,

kafamı sarmadı hiç!..

ben de okulu bırakıp,

sigortalı bir iş buldum kendime...

evden çıkınca işe,

işten çıkınca doğru evime!..

muhtemelen,

o evlenmiştir şimdi...

okulun yeri de,

ya yeşil alan olmuştur,

ya AVM!..

Mahmut Turan

SERSERİ ÇOCUK

bazen,

içindeki çocuk mızmız eder,

evdeki bütün oyuncakları eline versen susturamazsın!..

bazen,

içindeki çocuk kazan kaldırır,

dünyanın en güçlü ordusunu getirsen bastıramazsın!..

göz göz uyarırsın çocuğu,

parmak parmak!..

ağzını yırtmak gelir içinden,

kulağını koparmak!..

yapma dersin,

sus dersin!..

laftan anlamaz bir türlü,

elindeki sigarayı karnında söndürmek,

kül tablasıyla saldırmak istersin!..

bu çocuk adam olmaz,

bu çocuk olsa olsa serseri olur dersin!..

bazen şurana gelir,

bazen içindeki çocuğu aldırmak istersin!..

vakit bazen,

saat o saat...

Mahmut Turan

UMUT

beni artık güneş değil,

beni nefesin ısıtır...

beni artık aynalar değil,

beni cemalin yansıtır...

gam,

kasvet,

keder...

sen bir üflersin,

her biri bir yere gider...

buramdaki ağrı var ya,

şuramdaki sızı...

karabasanlar basıyor hani,

kalbim sıkışıyor ya bazı...

onlar da geçer yakında,

onlar da gider...

ne eteğim tutuşur artık,

ne şiirim...

ben artık ateş'le oynamıyorum çünkü,

ben artık umut'la haşır neşirim...

Mahmut Turan

SAĞIM SOLUM SOBE

kafamın içinde huysuz bir at dolaşıyor,

aklımda kim var kim yok tepiyor...

içimdeki çocuğa kaç diyorum,

eliyle O'n yapıyor...

kaç ulan kaç diyorum ezileceksin,

beş kardeşi görünce sola sapıyor...

mazeretim var ama,

asabi değilim...

üzgünüm,

kırgınım,

uykusuzum...

boyumun ölçüsünü kendim alıyorum,

elimde bir mezura...

bu boyla,

boyumdan büyük bir laf edersem,

bilin ki kazara...

başım çatlıyor yediğim tekmelerle,

belim kırılıyor,

boynum kopuyor...

sağdan soldan yardım istiyorum,

sağım solum çoktan sobe...

sağımdaki melek yanan yüreğime üflüyor yazmayı bırakıp,

solumdaki melek su serpiyor...

elimde ikinci el bir telefon var,

telefonda Sezen'den bir şarkı ;

seni kimler aldı,

kimler öpüyor?..

Mahmut Turan

İÇİMDEKİ ATEŞ

içimdeki ateş,

seksen bir ile sıçradı!..

ne kimse su taşıdı görünce,

ne itfaiyeyi aradı!..

kurt yandı bu ateşte,

kuzu yandı,

kuş yandı!..

ellerim Karadeniz'de çırpındı oysa,

sesim Tanrı Dağı'nda yankılandı!..

acı kazmayla geldi üstüme,

hüzün kürekle geldi!..

ısıya duyarlı kalpler aradım çaresizce,

her gelen körükle geldi!..

gözlerim dumanlandı haliyle,

ciğerlerim çürüdü!..

ablam donup kaldı mesela,

annem karşımda eridi!..

Mahmut Turan

MÜSAİTSEN

müsaitsen,

aklına geleyim bu akşam...

ne etrafı dağıtırım,

ne kudururum!..

uslu dururum söz,

bir köşede otururum!..

susarsan konuş demem,

konuşursan sus demem!..

masrafa da sokmam seni,

hiçbir şey istemem!..

ne bana de yemek ye,

ne bana de çay iç!..

yeter ki aklına geleyim,

yemin ederim gururunla oynamam,

aklını kurcalamam hiç!..

Mahmut Turan

GECENİN BİR VAKTİ

gecenin bir vakti,

gözlerin uzaklara dalar...

ne sevdiğin çünkü,

ne dostların yanındalar!..

ah o uzaklar yok mu,

ah o uzaklar?..

ah bir bilseniz,

ah ne sırlar saklar!..

çayını soğutur hep,

sigaranı söndürür...

pencereden çeker gece vakti,

perdeyi gözlerine indirir!..

" hadi iç de çayını doldurayım! " sözü,

bir ton anlam kazanır...

başın öne eğilir gayriihtiyari,

ellerin çakmağa uzanır!..

göz gözü görmez histen,

gözlerin kan çanağıdır...

gâh bir dost elidir kanayan,

gâh yarin yanağıdır!..

" hadi uyu artık! " diye,

kimse sana ünlemez!..

ağlarsın kimse görmez seni,

konuşursun kimse dinlemez!..

Mahmut Turan

DÜELLO

senle aynı duyguları paylaşamadık,

gel kozlarımızı paylaşalım hiç olmazsa!..

senle özlem olun,

ben de yerle bir olayım!..

hakem şu duvar olsun,

gözlemci de şu masa!..

müziğimi açtım bak,

gözlerimi kapadım,

geç hadi karşıma!..

ağlarsam karışma tamam,

ölürsem karışma!..

hem ben hep ağlıyorum,

hem ben hep ölüyorum ki!..

Mahmut Turan

SEN BENİM SABİT FİKRİMSİN

berisinde sen varsın diye,

fikrimi değişmedim ben ötesiyle...

ortasından bir hece düştü fikrimin,

sabitledim annemin firketesiyle...

acıdı da laf mı şimdi,

acımaz mı?..

uyuşsun diye,

biraz tütün döktüm üstüne...

şişmesin diye,

bastırdım bir buz kütlesiyle...

sanki,

biraz acısı geçti gibi...

san ki,

biraz,

gibi işte!..

Mahmut Turan

KIRMIZI BİR SEVİ

ben ne zaman,

seni düşünmeye kalksam,

kafamı hep bir yerlere çarpıyorum kalkarken...

alnımdan kara bir yazı akıyor,

gözlerimden kırmızı bir sevi!..

despot bir sıkıntı gelip çöküyor üstüme,

altta kalanın canı çıksın,

kan götürüyor güzelim evi!..

kalbimi tutuyorum hemen,

yere çöküyorum!..

perdeyi indiriyorum gündüz vakti,

hüznü göndere çekiyorum!..

tesellinin biri bin para ediyor,

kapanın elinde kalıyor!..

seni düşünmeyi tadında bırakıp kaçmak istiyorum,

gizli bir el beni arkadan yakalıyor!..

ellerim buz kesiyor sonra,

yanaklarım küfleniyor nemden!..

demem o ki,

ben ne zaman seni düşünmeye kalksam,

çok sigara içiyorum sıkıntıdan,

çok laf yiyorum annemden!..

Mahmut Turan

MUTSUZLUK ŞARKISI

sonunda,

yokluğuma alıştın ha dedi...

ne alışması dedim,

ne alışması!..

peki ya,

beyaz mendil,

mavi gömlek?..

ha,

onlar mı dedim...

onlar yangın sonrası,

soğutma çalışması!..

senden sonra,

say hele kaç gün battı,

kaç gün aydı?.

ikisini topla şimdi,

tam olarak o kadar işte,

içimdeki hasar kaydı!..

dilimden hiç düşmeyen,

bir mutsuzluk şarkısısın sen,

sözü ve yüzüğü başkasına ait!..

adımı unuturum,

seni unutmam!..

adım ki dede yadigârı,

çağrılmaya çok müsait!..

Mahmut Turan

GÖZ GÖZE

ne vakit,

göz göze gelsek senle...

içimde bir çocuk,

ateşle oynar özenle...

çok sürmez,

yangın çıkarır velet!..

nerede bu itfaiye,

nerede bu devlet?..

haliyle,

iş başa düşer...

sen gözlerini kaçırırsın,

ben aklımı!..

umutlar rafa kalkar o an,

intihar planları masada olur...

ziyanı yok ama,

ziyanı yok sevgilim!..

senin gözlerin kızarmasın da,

benim başım yansa da olur!..

Mahmut Turan

NAZLICAN'A MEKTUP

saat gecenin on ikisi,

ve ben hâlâ uyumadım Nazlıcan!..

senlik bir şey yok ama,

saat gecenin on ikisi olduğu için uyumadım,

saat gecenin on üçü olsa kesin uyurdum!..

sahi,

sen beni gece on ikiden sonra hiç görmedin değil mi?..

görme ama,

görsen çıldırırsın!..

gece bekçileri,

sarhoşlar,

fahişeler gördü de ne oldu?..

karakollar niye çoğaldı sanıyorsun,

tımarhaneler niye doldu?..

babaannem hep derdi;

bu buzdolabını kim icat etmişse cennetlik valla!..

babaanne derdim,

bunu icat eden bir gâvur...

olsun derdi,

gâvur mavur!..

ben de saymadım ama,

şu sigarayı icat edene,

en az on kere dua etmişimdir bu gece!..

bu mektubu alır almaz,

cevapla Nazlıcan!..

yıllardır,

adresime faturadan başka bir şey gelmiyor!..

yeter ki,

yaz sen...

ilensen,

küfretsen bile,

bir şiir gibi okurum ben!..

sitem eder,

öperim kara gözlerinden!..

Mahmut Turan

SEN AKLIMA GELİRSİN

sen aklıma gelirsin,

içimdeki bilge Ferrari'sini satar...

gözlerim mesaiye kalır,

kalbim fazla fazla atar!..

penceremde bir perde açılır çok geçmeden,

karışık bir sahne başlar...

ne alaka bilmiyorum,

sahnede çelik çömlek patlar...

Uzunköprü kurulur,

İnebahtı yanar...

dolar tedavülden kalkar,

asgari ücret artar!..

içimde biri alkış tutar olan bitene,

biri önüne gelene giydirir!..

ki bilirsin,

bütün bunlar arasında,

beni en çok asgari ücret ilgilendirir!..

sen aklıma gelirsin,

rengim açılır birden,

yaralarım kapanır...

saçlarım uzar,

kollarım güçlenir...

sigarayı gayriihtiyari çoğaltırım,

ekmeği iradi azaltırım!..

ellerin en iyi tedbir benim için,

bir tutsam bir daha elden bırakmam!..

saçların Çukurova,

gözlerin Marmara...

yanakların mesela,

az edim ısıram gibi!..

akşamları bir hırka al üstüne,

kahveyi azalt hatırım için,

ilacını aksatma!..

kendine iyi davran,

ihmal etme sen seni!..

kurt kuzuyu sever mesela,

Kürt kırmızıyı sever...

annem beni sever,

ben seni!..

Mahmut Turan