20 Ocak 2021 Çarşamba

SAKIN'calı İŞLER

ben diyorum biz ayrıldık,
kalkıp kendimi asmak istiyorum...
annem diyor,
tabağını bitirmeden kalkma sakın!..
ben diyorum ruhum daralıyor,
canım sıkılıyor...
annem diyor,
diş macununu ortadan sıkma sakın!..
ben diyorum onla bir kar resmimiz bile olmayacak,
aynı eve koltuk bakmayacağız mesela...
annem diyor,
çoraplarını ortaya atma sakın!..
ben diyorum kafayı sıyırdım düşünmekten,
kayışı kopardım...
annem diyor,
yeğenine dil çıkarmayı öğretme sakın!..
ben ne diyorum,
annem ne diyor!..
Mahmut Turan

14 Ocak 2021 Perşembe

ÇİĞ SÜTÜN ACİZLİĞİ

kime toz kondurmadıysak,
o bize çamur attı...
kime de el uzattıysak,
o bize dil uzattı...
yani bayım,
dosta giderken,
çiğ sütün azizliğine uğradık...
Mahmut Turan

12 Ocak 2021 Salı

KENDİ KENDİME DEDİM

geçen gün beni gördü de,
yüzüme bile bakmadı!..
yanımdan geçip,
karşımdaki masaya oturdu...
o masaya oturdu,
masa benim içime oturdu!..
Allah'tan,
kalbim yumuşak bir yapıya sahipti de,
ezikle atlattı!..
taş olsa çatlardı yoksa,
mum olsa erirdi!..
kendi kendime dedim,
bu eskiden el ederdi bana,
bu eskiden selam verirdi!..
son bir ümidim vardı,
onu da keskin bakışlarıyla kesti!..
sürme değil,
bıçaktı sanırım gözlerine çektiği,
bıçak değilse de hançerdi!..
kendi kendime dedim,
bu eskiden sigaramı yakardı benim,
bu eskiden çayımı içerdi!..
tarifini veremem istesem de,
robot resmini çizemem!..
nasıl bir hırstı o öyle,
nasıl bir kindi!..
kendi kendime dedim,
bu eskiden böyle hırçın değildi,
bu eskiden sakindi!..
içim daraldı,
göğsüm sıkıştı birden!..
bir yandan sitemlerim bastırdı,
bir yandan ahlarım!..
döndüm garsona dedim,
pencereyi açma üşümesin o,
ben ağlayarak ferahlarım!..
Mahmut Turan

6 Ocak 2021 Çarşamba

ELİMDE RESMİN VAR

elimde resmin var,
gözümü almasın diye,
az berimde tutuyorum...
resmi çektiğin tarih köşesinde yazıyor zaten,
resmi verdiğin yeri ezberimde tutuyorum...
ben her gece muntazaman bakarım böyle,
sanma resmini öpmeden yatıyorum...
nasıl da güzel çıkmışsın burda,
nasıl da güzel gülüyorsun!..
ben en çok senin gülüşünü severdim,
bunu en iyi sen biliyorsun!..
yıllar oldu görüşmeyeli,
bu resimdeki halin duruyor mu hâlâ,
hâlâ öyle güzel gülüyor musun?..
hâlâ yıldızları çatlatıp,
hâlâ ayı bölüyor musun?..
ben epey çöktüm senden sonra,
ben epey değiştim biliyor musun?..
zayıflamışsın diyenler bir başı çekiyor,
durgunsun diyenler bir başı...
dil altı hapı niyetine,
iki başlı bir yalan taşıyorum dilimin altında,
size öyle geliyor deyip geçiştiriyorum...
ne sağlığıma dikkat ediyorum artık,
ne üstüme başıma bakıyorum...
sanma eskisi gibi espriler yapıyorum,
sanma her şarkıda parmaklarımı şakıyorum!..
hiçbir şeye güzel tarafından bakamıyorum mesela,
bütün resimlerde gözü kapalı çıkıyorum...
aksilikler üst üste geliyor hep,
sigara üstüne sigara yakıyorum!..
çeşit çeşit kıyafet almıyorum artık,
çeşit çeşit yara bandı,
çeşit çeşit sargı bezi alıyorum onun yerine...
ne acıya tahammülü kaldı kalbimin,
ne dayanmaya dirayeti var!..
nerde o ünlü marka logoları,
nerde o değişik değişik mağaza isimleri...
artık,
taşıdığım bütün poşetlerin üstünde,
standart bir eczane işareti var!..
bak şimdi de gittiğin gün geldi aklıma,
bak şimdi de otogardaki halimiz!..
hatırı kalır şimdi o suratsız şoförün,
ben o vedalaşma anını anmasam!..
bilet gişesine,
otobüsün tekerine ettiğim küfürleri de tekrarlayacağım nerdeyse,
yani resminden utanmasam!..
Mahmut Turan