31 Ağustos 2021 Salı

YER BİLDİRİMİ

yer bildirimi yapmayalım gönlüm,
nerede ağladığımız bilinmesin!..
bak takibe düşeriz sonra,
bak peşimizden gelinmesin!..
kafam yediemin otoparkı,
gözlerim yolgeçen hanı...
bu sessizlik bozulmasın n'olur,
bu sınır delinmesin!..
bak buranın manzarası çok iyi,
bak ben burayı çok tuttum!..
alçak düzlükler,
yüksek bir rakım var!..
bak ben de boş değilim,
kaçak tütünüm mesela,
boğma rakım var!..
tek başımıza yutkunalım biz,
tek başımıza hıçkıralım!..
iki tek,
bir çift eder...
iki tek atarsak,
kurdu kuşu çift görürüz zaar...
şuralar boşalır hep,
buralar hep dolar!..
başım okşanmasın istiyorum,
gözyaşım silinmesin!..
yer bildirimi yapmayalım diyorum,
nerede öldüğümüz bilinmesin!..
Mahmut Turan

EGZOZ MU EKSOZ MU?

hayat denen bu yolda,
keyif sürenler...
ki bunların çoğu da,
sonradan görenler!..
yanımdan geçerken,
korna çalıp gözbebeğimi uyandırdılar...
tek korna olsa,
yine iyi!..
şarkılar,
ıslıklar,
sirenler!..
ne görgü kuralları umurlarında,
ne yasalar!..
bari,
egzoz patlatıp,
içimdeki çocuğu korkutmasalar!..
Mahmut Turan

30 Ağustos 2021 Pazartesi

SEN GELMEDİN ÖMÜR GİDİYOR

kaç yıl oldu görmedim seni,
bilsen nasıl özlüyorum!..
kimi dinlesem seni işitiyorum inan,
kime baksam seni izliyorum!..
sen giderken diş çıkaran çocuklar,
şimdi İngilizce'yi sökmeye başladı...
sen giderken yeni filizlenen kayısılar,
kaçıncı defa çağala dökmeye başladı!..
senden sonra,
yılanlar kaç defa gömlek değiştirdi,
ağaçlar kaç defa budandı...
şehre kaç defa eşkiyalar indi,
köye kaç defa domuzlar dadandı!..
kesintisiz eğitim sekteye uğradı mesela,
paradan altı sıfır atıldı...
çözüm süreci akamete uğradı,
Türksat tarafından uzaya uydu fırlatıldı!..
tekel ürünlerinden alınan vergiler kaç defa arttırıldı,
dünyanın anası kaç defa satıldı!..
küçük şehir büyüdü,
su faturaları daha yüksek gelmeye başladı...
bizim külüstür hurdaya çıktı,
sabit saat uygulaması başladı!..
dünyanın ekseni biraz daha kaydı,
ekolojik denge biraz daha bozuldu...
doların ateşi epey yükseldi,
komşular arasında gereksiz yere lec çıktı...
Güdük Necmi kansere yenik düştü,
Recep İvedik bilmem kaç çıktı!..
annemde tansiyon çıktı sonra,
bende anemi başladı...
Suriye karıştı mesela,
Türkiye'de partili cumhurbaşkanlığı dönemi başladı!..
biz yeni bir eve taşındık senden sonra,
teyzem dünyasını değiştirdi!..
gözlerime duman çöktürdü zaman,
saçlarıma aklar düşürdü...
benden büyükler bile,
bana abi diyor...
sen gelmedin bak,
ömür gidiyor!..

Mahmut Turan

27 Ağustos 2021 Cuma

GİDELİM DOSTUM

bak,
sana ne diyeceğim dostum!..
aklımız burada kalsın,
başımızı alıp gidelim biz!..
hesapta hiç kalmamış zaten,
hiç hesapta yokken gidelim!..
öyle bir başımıza,
öyle beş parasız...
durup dururken işte,
şehir uyurken gidelim!..
öyle aniden olsun,
öyle vedasız...
parmak uçlarına basarak,
sessiz sedasız...
kravatımızı çıkarıp gidelim,
parkamızı giyip gidelim!..
bekçiler çemkirmeden,
arkamızı dönüp gidelim!..
ne pembe bir hayalin peşinden gidelim ama,
ne ela bir düş'ün...
her seferinde yolda kalmadık mı,
hele bir düşün?..
üstte mavi giyeriz giderken,
altta füme...
yakışmaz mı dostum?
yakışır şerefime!..
Mahmut Turan

26 Ağustos 2021 Perşembe

SEN BİLİRSİN YİNE/DE

ne zamandır bir yere gitmiyoruz,
sıkıldık ikimiz de!..
gel seninle bizim köye gidelim,
bu yılki iznimizde!..
aşalım dağdır tepedir,
geçelim çaydır deredir!..
otlar boyumu aşıyordur şimdi,
mısırlar çıkmak üzeredir...
kanalda çimmek bizden geçse de,
kenger toplamak bize göredir!..
yeşil soğan,
yufka ekmek...
hamburger yiyenler,
kapalı ayran içenler,
bilemezler ne demek!..
sen incir de yersin,
ben cevizden başka bir şey yemem!..
hatta desen ki;
gelmişken domates biber de kurutalım,
yok demem!..
tamam sevgilim,
tamam...
gelmezsen gelme,
ben kendim de gidemem!..
Mahmut Turan

25 Ağustos 2021 Çarşamba

BÜYÜMESEYDİK KEŞKE

küçükken,
kulağımıza vişne,
burnumuza mandal takıp mutlu olan çocuklardık...
büyüdük,
her şeyi kafaya takan mutsuz adamlar olduk!..
misal ben;
kaç gündür,
elektriğe gelen zamı kafaya takmışım...
hıh,
hadi gel de,
komşunun kızından elektrik al!..

Mahmut Turan

23 Ağustos 2021 Pazartesi

SENİ EN İYİ BEN ANLARIM

çizgi oynarken,
ikiden üçe her geçişinde,
çizgiye basıp yanan çocuk!
beni,
en iyi sen anlarsın!..
her okul çıkışında,
okul önündeki seyyar satıcıyı,
dünyanın en zengin adamı sanan çocuk!
seni de,
en iyi ben anlarım!..
ikimizin de düşleri kırık,
ikimizin de parçaları iri iri!..
anneme söyleyeyim de,
lastik ayakkabılarıma boncuk taksın,
ikimizi karıştırmasınlar bari!..
sırf birbirinizi kıskanmayasınız diye,
sana da kardeşinle aynı kıyafetleri aldılar kesin...
senin de iki yakan bir araya gelmemiştir,
senin de gömleğinin yakası ters çevrilip dikilmiştir!..
babanın tütününü,
ablanın bayram şekerini az mı tırtıkladın?..
ne hıdrellez şans getirdi sana,
ne dört yapraklı yonca!..
intihar etmeyi,
tatile gitmekten daha çok düşündün sayıya vurunca!..
bütün bunları,
nereden mi biliyorum?..
kendimden biliyorum lan,
kendimden biliyorum!..

Mahmut Turan

22 Ağustos 2021 Pazar

BEN ALLAH'TAN KORKMUYORUM

ben Allah'tan korkmuyorum abi,
beni Allah'la korkutmayın!..
hem,
neden korkayım ki Allah'tan?..
annemi,çayı,kirazı yarattığı için mi?..
Neşet Ertaş'ı, Kemal Sunal'ı, Ahmed Arif'i, sevdirdi diye mi?..
çocuklar,kuşlar,kediler var o yüzden mi?..
yumurtaya can verdiği için mi korkmalıyım,
çok sevdiğim incire ve zeytine yemin ettiği için mi?..
gökyüzüne güneşi koyduğu için yoksa,
oku dedi diye mi?..
kimsenin tavuğuna kış demedim ben,
kimsenin ahını almadım!..
kimsenin namusuna göz dikmedim ben,
kimsenin malını çalmadım!..
yaşlılara ve hamilelere otobüste yer verdim mesela,
öğrenci okuttum...
sokak hayvanları için kapının önüne bir kap su koymuşluğum da vardır,
sadaka vermekten tutun!..
ben Allah'tan korkmuyorum abi,
beni Allah'la korkutmayın!..
hem,
sevdiğim BİR'inden korkmam ki ben!..
beni hırsızla,
beni katille,
beni sapıkla korkutun!..
Mahmut Turan

21 Ağustos 2021 Cumartesi

BEN AĞRIYI BİR DAĞ İSMİ BİLİRDİM

ben ağrıyı,
yalnızca bir dağ ismi bilirdim,
memleketin uzak doğu bir yerinde...
büyük bir yer şekli olarak tasavvur ederdim,
gelişimini henüz tamamlayamamış zihnimde...
kocaman kaya parçaları sonra,
büssürü kar üzerinde...
ağrının yalnızca bir dağ ismi olmadığını,
sen şurama dokununca anladım...
Türkçe zengin olunca,
çeşit çeşit ağrılar satın almış meğer,
alıp alıp katmış envanterine...
hecelemeden okumayı o zaman söktüm tam olarak,
eksiltili cümlelerimi o zaman tamamladım...
sonra gecemi gündüzüme katıp,
bütün türlerini öğrendim ağrının...
şimdi bana sorsalar,
zor ağrıları cümle içinde kullanabilirim rahatlıkla...
bayağı bayağı ilerletmişim değil mi Türkçe'mi,
biraz fazla mı ileri gitmişim ne?..

ne var ne yok diyorsun bir de,
ne yok ki sevdiğim?..
içimi kemiren kırk kurt var,
boğazımı tıkayan kırk düğüm!..
şevkim kırk yerinden kırılmış,
cesaretim kırk!..
yanaklarım yosun tutmuş durumda,
kalbimdeki kırıklar yer yapmış kendine!..
iman tahtamda onluk çivi izleri var,
gözlerim sis ferlerini yakmış!..
bilançosunu çıkaramayacağım kadar derine inmiş yaralarım,
kaygılarımın haddi hesabı yok!..
üzüncümün soy ağacı boy verir habire,
sevincimin esamesi bile okunmaz!...
hiçbir işim yolunda gitmez nicedir,
iner ben kendim iterim!..
içgelininden halliceyim belki,
fakat içgüveyinden beterim!..
yorgunluk var,
bıkkınlık var!..
biraz ateşim mesela,
çok uykum var!..
şu gördüğün yağmurların benle hiçbir ilgisi olmasa da,
şu duyduğun şimşekler benim beynimde çakar!..
neyse sevdiğim,
benim ağzım bir açıldı mı bir daha kapanmaz!..
ben kalkıp bir çay koyayım en iyisi,
sen de otur durumdan vazife çıkar!..

Mahmut Turan

18 Ağustos 2021 Çarşamba

İKİ KİŞİLİK SIKILIRIM

sonra,
gitgide / gide gide / farkına vardım olmazların...
tesellisi kâr etmedi,
Ayşeler'in,
Denizler'in,
Yılmazlar'ın...
pencere kenarında,
sabaha karşı uyuyorum mütemadiyen...
zinde kalkamıyorum hiç,
yedide kalkıyorum hep...
yükseğe konulmuş beklentilere uzanmaktan da vazgeçtim,
bu boyla yetişemem zaten...
evimiz caddeye bakıyor yine,
ben işime...
ay sonu,
geçim derdi işte...
hem anneme bakıyorum,
hem kardeşime...
alıştım ama,
sıkıntı yapmıyorum eskisi gibi...
arada çay falan yapıyorum kendime,
şiir olayını biliyorsun zaten...
özel tüketim vergisi,
sayaç okuma bedeli umurumda değil mesela...
Fenerbahçe için bile canımı sıkmıyorum artık,
o derece yani!..
yok yok iyiyim ben,
sen sıkma canını sevgilim,
ben iki kişilik sıkılırım!..
hem n'olcak ki,
sanki belim mi kırılıyor,
sanki boynum mu kopuyor?..
eh biraz da sen anlat yahu,
enişte ne yapıyor?..
Mahmut Turan

17 Ağustos 2021 Salı

SEN NE YAP BİLİYOR MUSUN?

sıcağı acayip derecede seven biri olarak,
iliklerime kadar üşümek istiyorum!..
dert çok,
sıkıntı büyük!..
başımdaki bütün dertleri,
içimdeki bütün sıkıntıları,
titreme yoluyla düşürmek istiyorum!..
belimi büktü artık,
canımı sıktı bu yük!..
bazısını öksürmek mesela,
bazısını hapşırmak istiyorum!..
o kadar üşüyeyim ki diyorum,
böyle ellerim anahtar tutamasın,
böyle ayaklarım adım atamasın!..
kanım yürümesin de katiyen,
rengim isterse uçsun!..
dişlerim birbirine değsin soğuktan,
ciğerlerim birbirinden ayrılsın,
beynim bir güzel uyuşsun!..
ne kimseye gel etmek sonra,
ne kimseyi düşünmek istiyorum!..
baksana,
bir yere gittiğim yok nicedir,
işimi yapmış değilim!..
saatlerdir aynı yere bakıyorum,
gözümü kırpmış değilim!..
sanki,
hayati bir sınava girmişim de,
hiç netim yok!..
yerim çoktan kapılmış belli,
arkamda yergim yok,
yanımda methim yok!..
say ki,
bir tül perdesiyim şu aralar,
bir güneşlik kadar kıymetim yok!..
tül perdesi güneşlikten daha pahalıdır,
tül perdesi güneşlikten daha çok kullanılır oysa...
bana öyle geliyor ki,
ki hislerimde kolay kolay yanılmam ben,
pek hayırlı bir akıbetim yok!..
en acısı da onsuz çay,
en kötüsü de onsuz masa...
sen ne yap biliyor musun gönlüm,
sen bir sigara daha yak olmazsa!..

Mahmut Turan 

12 Ağustos 2021 Perşembe

İYİ DEĞİLSİN BİLİYORUM

iki merdiven çıksan kan içinde kalıyorsun,
iki adım yürüsen ter!..
ellerin ayrı telden çalıyor,
ayakların birbirine sürter!..
bir sözü bile kaldıramıyorsun,
yaz günü üşüyorsun!..
iyi değilsin biliyorum,
değseler düşüyorsun!..
kayan senin hayatın be dostum,
hiç deme kayan yerler!..
sen her sorduğumda iyiyim de,
tabii tabii yerler!..
elinde "değil" ler,
saçında aklar!..
içli bir türkü duysan,
iki kolun da bileklerini saklar!..
sigarayı çoğalttı diyorlar,
ilacını almıyor,
kahvaltıyı atlıyor!..
çıkıp bir hava alsa diyorlar,
ondan çok ev rahatlıyor!..
Mahmut Turan

11 Ağustos 2021 Çarşamba

İZİNSİZ GÖSTERİ

yine,
izinsiz bir gösteri var içimde...
anladım,
bu kalp bu başa bela...
kahrolsun'lar seri bir biçimde,
olaysız dağılsam ne ala!..
yanlış ata oynamanın pişmanlığını duyuyorum,
yüz kilometre öteden...
bir pişmanlık ki,
yaşama hırsımı baltalayan,
yaşama sevincimi katleden!..
soru yağmuruna şemsiyesiz yakalanmışım,
soru üstüne soru...
yüzümde ekşi bir ifade var,
elimde darp raporu!..
his kaybı yaşıyorum,
içimde bir his yok artık,
içimde bin kurt var...
annemin kurtlardan ödü kopar,
baba sen gel beni kurtar!..
mutluluk yarin koynundan yer bildirimi yapıyor,
umut Kaf Dağı'nın ardından konum atıyor...
Tanrı yukarıdan nanik yapıyor bana,
şeytan alttan alttan sırıtıyor!..
Mahmut Turan

8 Ağustos 2021 Pazar

SEVENLER İÇİN İNTİHAR VAKTİ

bu saatlerde,
düzenli olarak kanar yaram...
düzenli bir ordu gibi,
üstüme gelir dört duvar...
üstesinden gelemem hiçbirinin,
üstüme devrilir üst komşum...
bu saatlerde açık eczane bulamam ki,
bu saatler epey ileri!..
bu saatlerde meyhaneler açık olur ancak,
bu saatlerde tekel bayileri...
merhem yerine haydari mecburen,
tentürdiyot yerine duble rakı...
radyonun hoparlöründen,
bir Müslüm Gürses şarkısı duyulur çok geçmeden...
anlarım ki,
sevenler için intihar vakti!..
bir adım bile atmadan,
evin içinde turlarım...
akşam ne yediğimi unuturum da,
on sene önce yediğim kazıkları hatırlarım!..
kalın kalın ünlü harfler,
ip gibi dizilir boğazımda...
Fıstıkçı Şahap da kim?
bana ne filler çapraz gider!..
bist 100'ün,
100'ünün de...
neyse terbiyemi bozmuyorum,
moralim yeterince bozuk zaten!..
sonra,
bu saatlerde hoş geldin'e gelir,
üçüncü dereceden yanıklarım!..
bazısını gözlerimde ben,
bazısını yüreğimde ağırlarım...
Ahmed Arif kontenjanından bir şiir aklımda işe girer,
"ağlıyor yeşil!..."
ortalığı aklımdakilerle ortaklaşa ayağa kaldırırım,
evi bir başına...
çok sürmez,
ağzıma biber sürer annem,
ağız dolusu tükürürüm...
böyle işin içine,
böyle meclisin dışına!..
Mahmut Turan

5 Ağustos 2021 Perşembe

HAL-İ PÜRMELAL

neyim var neyim yoksa,
hepsini onunla üleştim...
o aldı başını gitti,
ben daha da kötüleştim!..
ağrıyan başım,
titreyen elim...
TDK'yı aciz bırakır,
hal-i pürmelal'im!..
biber gazı sıkılmış sanki,
hayatımın her anına...
kime içimi döksem,
beyaz peynir dilimler yanına!..
iki yetişkin insan gibi konuşuyorum,
içimdeki çocukla...
gittiği yere gidemeyiz diyorum,
ne otobüs,
ne uçakla!..
hani verilen sözler,
hani yapılan akitler?..
temiz çarşaf aramıyorum artık girdiğim yatakta,
sorularıma cevaplar arıyorum,
uyumaya çalıştığım vakitler!..
renkli bir kıyafet giymiş değilim,
tabağımı bitirmiş değilim,
o gittiğinden beri...
kendisiyle uzaktan ağlaşıyorum,
hayaliyle ruberu...
yıkılan hayallerimin yerine,
yeni kat çıkmış müteahhitler...
birinde Stalin oturuyor,
birinde Hitler!..
sorgulamasam yalnızlığı,
kaderci olabilsem...
onsuz da yaşanır elbet,
ah bunu bilebilsem!..
hep bir endişe içindeyim,
hep bir gerilim!..
değer mi bilmiyorum,
o benim adımı unutmuştur şimdi,
ben onun ayakkabı numarasını bilirim!..

Mahmut Turan