29 Aralık 2018 Cumartesi

Dİ'Lİ YANMIŞ ZAMAN

sevmek de,
ne kelime?..
ağzını burnunu öpüyordum,
geçirince elime!..
bana deselerdi ki,
onun bulaşıcı bir hastalığı var,
ona dokunan kesin ölecek!..
derdim tamam,
dokunurum ama bir şartım var,
ona dokunduğum için öldüğümü o bilecek!..
seviyordum işte,
gücümün yettiği kadar!..
evden buraya kadar,
burdan köye kadar!..
seviyordum işte,
aklımın gittiği kadar!..
genç kardeşim kadar mesela,
yaşlı annem kadar!..
onla göğe çıkıyordum ben,
onla yere iniyordum...
o kadar da güzel değildi ama,
ben çok beğeniyordum!..



Mahmut Turan

27 Aralık 2018 Perşembe

SANA VAKİT AYIRDIM GELMEDİN

sana vakit ayırdım,
gelmedin,
başkaları yedi yine...
hıh,
gel de içme şu zıkkımı şimdi,
gel de dikkat et yediğine içtiğine!..
korkunç bir hüzün dolaşıyor,
bütün yakın civarlarda!..
yalnız değilim elbet,
ah yanımda dostlarım var da!..
korkuyorum işte,
korkuyorum yine de!..
sana vakit ayırdım,
gelmedin bak kar yağdı!..
avuçlarım şişti kar altında dua ederken,
ellerim ceplerime zor sığdı!..
Tanrı'ya kırmızı alarm verdim,
kendime pembe yara verdim!..
diz boyu hasret düştü şehre,
niyetime bir gün ara verdim...
ekmek boşuna çıktı şimdi,
çay boşuna pişti...
çocuklar boşuna kavga etti,
atlar boşuna tepişti...
sana vakit ayırdım,
gelmedin diyorum!..
bin bir ifade gördüm,
değişik yüzlerin değişik biçimlerinde...
sana vakit ayırdım,
gelmedin diyorum!..
genel bütçenin de içine tüküreyim,
yerel seçimlerin de!..



Mahmut Turan

25 Aralık 2018 Salı

SENİ SEVMEK

seni sevmek;
Kürtçe bir şarkıya,
Türkçe bin gözyaşı dökmektir...

Mahmut Turan

SADELEŞTİRME

sen aklıma gelirsin,
sadeleşir dünya...
kadınlar birbirini götürür,
erkekler birbirini...
bir sen kalırsın geriye,
bir ben...
sade,
ikimiz...
korkma,
sıkılmayız!..
radyoda şarkımız var,
masada içkimiz...
sen aklıma gelirsin,
gözlerim kapıya yönelir misal,
ellerim perdeye uzanır...
ya,
ne bileyim işte...
sen aklıma gelirsin,
değerli kağıtlar değer kaybeder,
köpek havlamaları önem kazanır!..



Mahmut Turan

23 Aralık 2018 Pazar

ZOR BİR DÖNEMDEN GEÇİYORUM

ne aramızdaki mesafe uzaktı,
ne de sağırdık...
penceresi alçak evimizde,
hep yüksek perdeden bağırdık...
koca bir ev,
dar geldi bize,
gördün işte...
oysa,
toplasak ayaklarımızı,
bir çift göze,
çok rahat sığardık...
şimdi,
sen aklımdan geçiyorsun,
ben zor bir dönemden...
ne bir destek olan var,
ne tutan elimden...
bariyerleri çıkarsalar bari yolumdan,
taşları toplasalar önümden!..



Mahmut Turan

21 Aralık 2018 Cuma

YANAĞINDAN MAKAS ALSAM

ah,
yanağından bir makas alsam,
kessem dünyayla olan bağlarımı!..
umrum olmasa,
eşim kızar mı bana,
dostum ağlar mı?..
yemesem içmesem,
sabah akşam sana baksam!..
okulu assam,
işi bıraksam!..
yaş meyveyi,
kuru soğanı n'etsem!..
ay sonunu,
geçim derdini unutsam!..
ellerini tutsam,
nirvanaya ulaşsam!..
sigarayı bıraksam mesela,
gözlerine başlasam!..



Mahmut Turan

19 Aralık 2018 Çarşamba

BİLİN İSTEDİM

kaç yol bağırmak geldi içimden,
kaç yol küfretmek!..
ağzıma çakıl taşları doldurdum,
dudaklarıma dişlerimi geçirdim,
kendi kendime sus dedim!..
siz başımın taçları,
siz el üstünde tuttuklarım!..
başım ağrıdı,
ellerim yoruldu artık,
bilin istedim!..



Mahmut Turan

18 Aralık 2018 Salı

ŞAKA BİR YANA

dalga bir yana,
şaka bir yana...
ciddi ciddi alkole başladı,
içimdeki Pollyanna...
ağzına karanfil atıyor,
ağzı kokmasın diye...
hıh!
yer miyim ben?..
pestil değil,
kayısı değil!..
içimdeki Pollyanna,
ağzına niye karanfil attı?..



Mahmut Turan

15 Aralık 2018 Cumartesi

ÇAY MASASI

benimle bir çay içer misin dedim,
benimle evlenir misin der gibi...
evet dedi,
yürüdük bir masaya...
güle oynaya,
nikah masasına gider gibi...
sigaralar şahitlik etti bize,
kaşık sesleri hiç susmadı...
kalbim fazla mesai yaptı yine,
gözlerim boş boş dolaştı durdu...
ben onu alnından öpmedim ama,
o da ayağıma basmadı...
o kadar oturduk,
çay içtik,
bir tek...
hem gelinlik de değildi giydiği,
etekti o,
etek!..


Mahmut Turan

14 Aralık 2018 Cuma

KAĞIT RESİM

uyumak istiyorum,
hasretin koymuyor!..
en kötüsü de ne biliyor musun?
bendeki resimlerinin hepsi de kağıttan...
insan,
büyütüp büyütüp bakamıyor!..
o kadar,
ağladım ki bu akşam...
bidon midon,
kap kacak hep doldu!..
kahretsin,
sen varken telefonlar neden aptaldı!..



Mahmut Turan

ÇOK KÖTÜSÜN

onca,
sene oldu...
bir güne,
bir gün demedin ki;
bu salak,
beni çok özlemiştir şimdi...
yanına bir gideyim de,
beni bir görsün!..
var ya,
çok kötüsün!..



Mahmut Turan

7 Aralık 2018 Cuma

HASRETİN BÜYÜDÜ

hasretin,
bileğimi yana büküyor,
başımı öne eğiyor artık...
yok yok,
büyüdü maşallah!..
sandalyeye oturtunca,
ayakları yere değiyor artık...



Mahmut Turan

6 Aralık 2018 Perşembe

GÖRÜŞEMEME

bugün,
hiç görüşemedik seninle...
n'olcak ki ama,
dün de görüşememiştik zaten,
hatta evvelsi gün de...
büsbüyük bir ihtimal,
yarın da görüşemeyeceğiz,
hatta öbürsü gün de...



Mahmut Turan

5 Aralık 2018 Çarşamba

SIR KÜPÜ

öyle yorgunum ki,
adım atacak halim yok!..
annem ki,
bana bir bardak su bile taşıtmaz...
ah dostlarım,
ah dostlarım bana sır taşıtıyorlar!..
belim kopmuşsa,
elim kolum bağlanmışsa,
ah bu yüzden işte,
ah bu yüzden!..



Mahmut Turan

3 Aralık 2018 Pazartesi

MONA LİSA GÜLÜYOR

baretime astığım yorgun bir fenerle,
sorularıma yanıtlar arayıp duruyorum...
etraf zifiri karanlık,
sorular kazık!..
dilimde pavyona düşmüş bir cümle var,
elimde ateş kehribar...
serçe parmağımda bir sapan yarası,
yolumda kesme taşlar...
yanağımda bir rençber bağdaş kurmuş,
ara ara kalkıp geveri değiştiriyor...
bindallı giyinmiş perdeler,
yeni bir gecenin kınasını çevirmekte...
saksıdaki hanımelinde centilmen bir sinek ağzı,
cami avlusunda gayrimüslim bir güvercin sesi...
rüzgâr çalıyor yine,
yaprak oynuyor...
kediler ritim tutuyor patileriyle,
köpekler ön ayaklarıyla alkışlıyor...
yeni doğan ünitesinde nurtopu gibi bir hüzün,
kapıda telaşlı bir bekleyiş...
hayallerim çamura yatmış,
isyanım şaha kalkmış...
mazeretim var,
asabiyim ben!..
değişik değişik küfürler giydiriyorum,
ki hiçbiri yakışmıyor ağzıma...
yok lan,
yok diyorum ne alakaysa!..
Mona Lisa ağlamıyor,
kadın gülüyor resmen!..



Mahmut Turan

30 Kasım 2018 Cuma

KÜTÇE

içimde atkısını dolamış bir çocuk var,
bana sabahtan beri,
küt küt diye sesleniyor!..
duymazdan geldiğimi düşünüyor,
bana bir hersleniyor,
bir hersleniyor!..
iyi de çocuğum,

iyi de canımın içi,
ben Kütçe bilmiyorum ki!..



Mahmut Turan

26 Kasım 2018 Pazartesi

KAHKAHA PATLAMASI

bu akşam,
anarşik bir kahkaha patlattım yine...
masadaki kum saati yere devrildi,
salondaki avize başıma düştü birden...
kahkaha dediysem,
keyiften değil!..
sinirden yahu,
sinirden!..
mavi kareli gömleğim hep toz oldu.
Ayşe Teyze gelip,
ACE'yle yıkasa bari!..
o değil saçlarım bozuldu.
alt komşum biraz kül,
ay pardon biraz jöle verse tam yeri!..
yoldan geçen duyarlı bir kuş,
ihbar etmiş patlamayı duyunca,
müzevir pislik!..
motorsikletli polisler,
pizzacıdan daha hızlı damladılar...
alnımı karışladılar benim,
sırtımı adımladılar...
onlar bana dayılık yaptılar,
ben onlara artistlik!..
anlayacağın,
akşam akşam boka sardık iyi mi!..
ne sinirlenmeyeyim abi,
ne sinirlenmeyeyim?..
bu ne bir,
ne iki!..
memlekette o kadar,
siktiri boktan şeyler oluyor ki!..



Mahmut Turan

24 Kasım 2018 Cumartesi

DUR BAKALIM

sen aklıma gelirsin,
çay gözüme rakı görünür...
kesme şekerini,
buz maşasıyla tutarım,
sol yanımı,
sağ elimle...
anne derim,
sana zahmet siyah çayın yanına,
biraz beyaz peynir dilimle!..
çok sürmez,
kaygan bir zemin olur tavan,
kayar gözler,
düşer yaşlar...
hışırtılı bir ses duyulur ardından,
karıncalı bir görüntü başlar...
ne feri ela gözlerimin,
ne akı görünür...
susmak ölüm olur sonra,
konuşmak kalım...
zatı bir gün,
dünyanın anasını satmaktan,
adımız pezevenge çıkacak ama,
dur bakalım!..



Mahmut Turan

22 Kasım 2018 Perşembe

TEK CANI SAĞ OLSUN DA

iyidir,
güzeldir,
hoştur da...
biraz,
acımasızdır...
yürüyecek halim yokken,
beni peşinden koşturdu...
bu yüzden durduk yere terlerim,
bu yüzden konuşurken kekelerim...
bu yüzden ağrıyor seven yerlerim,
bu yüzden kaçtı akli melekelerim...
olsun ama,
tek canı sağ olsun da!..



Mahmut Turan

18 Kasım 2018 Pazar

SEN SEN OL

benim yazdığım şiirler göz nuru demektir,
el kiri değil!..
benim yazdığım şiirler bin bir emektir,
üstünkörü değil!..
içinde aşk vardır,
içinde hasret,
içinde isyan!..
ya masayı devirir,
ya ağlar,
ya bir sigara yakar beni okuyan!..
bazı başlara taçtır örneğin,
bazı başlara bela...
gece Tanrı Dağları'nda kurt uluması olurlar,
gündüz pirinç tarlalarında Çav Bella...
başı açık uçludur,
sonu hüzünle bağlı...
zengin kafiyelerinde bir şehirli barınır,
düşük cümlelerinde bir dağlı...
sen sen ol,
benim yazdığım şiirleri,
bir kontrol kalemiyle kontrol etmeden,
okuma olur mu?..
hıçkırık neyin tutar,
belli mi olur...



Mahmut Turan

ŞARTLARIM TUTMUYOR

yaşlı bir kurt da duramaz karşında,
genç bir efe de...
uzun namlulu bir silah sanki gözlerin,
baktığını vuruyor her mesafede...
saçların lavanta bahçesi,
ellerin pamuk tarlası...
ağzın köy türküsü mesela,
burnun pastoral şiirin alası...
ister inan, sarıl boynuma,
ister yalancının birisin de!..
gerçeğin sallamıyor beni,
hayalin uyutmuyor...
ah ah,
tam aşık olacağım birisin de!..
neylersin,
şartlarım tutmuyor!...



Mahmut Turan



14 Kasım 2018 Çarşamba

SUS!

Camel'i Parlıament'le aldatmışsın bugün,
adi herifin tekisin sen!..
Camel'e bunu yapan,
bana neler yapmaz ki dedi...
ben inkar ettim,
o dudak izlerimi gösterdi...
gözlerini kıstı sonra,
sesini yükseltti...
hıh,
erkeğim ya!..
sus dedim,
sus seni seviyorum zaten,
sus ağzını burnunu öptürme şimdi!..
sustu,
susmasaydı keşke!..



Mahmut Turan

13 Kasım 2018 Salı

HAYATIMI YAZSAM ROMAN OLURDU

bana hep diyorlar ki,
yazdıkların kendi hayatın mı?
belli olmuyor,
bazı çiçekleniyorum bu soruyla,
bazı taşlanıyorum...
hayır diyorum,
hayatımı yazsam roman olurdu,
ben şiirden hoşlanıyorum...



Mahmut Turan

12 Kasım 2018 Pazartesi

PENCEREMDE BİR KUŞ ÖLÜSÜ

sen aklıma gelince,
beni bir titreme tutar,
bir soğuk vurur...
ruhumda bir fırtına kopar çok geçmeden,
her parçamı ayrı bir yere savurur...
önümü göremem ardıma bakmaktan,
bir boşluğa düşerim...
bir boşluk ki uzay boşluğu,
pek bir yer kaplamam...
yüreğim yanar karışmam,
gözyaşım dökülür toplamam...
sakallarım elime batar yüzümü avuçlarken,
parmaklarım sancır...
on parmağımda on hırs,
uzanır yüzümü tırnaklar...
davudi bir ses çıkar kaval kemiğimden,
ritim tutar uyluk...
Sokrates'e özenir içimdeki çocuk,
baldıran zehiri içmeye başlar...
ayaklarım geri geri gider,
dizlerimden başlar uyuşukluk...
bir arpa boyu yol alamam ne etsem de,
olduğum yerde kalırım...
olduğum yer,
hiç istemediğim bir yer olur genelde...
düşer gezi notları,
inler nağmeler...
sonrası penceremde bir kuş ölüsü,
ceket giyinmiş...



Mahmut Turan

8 Kasım 2018 Perşembe

HAYAT GÜZEL

damdaki kemancı ne güzel çalıyor,
daldaki kuş ne güzel ötüyor!..
güneş ne güzel alçalıyor,
gelincikler ne güzel bitiyor!..
şu kadınlar ne hoş,
şu çocuklar ne şirin!..
kadınlara çam sakızı verin yeri gelmişken,
çocuklara kenger devşirin!..
hayat güzel,
mevsim güzel,
hava güzel!..
umudu bağlayın,
savaşı kesin!..
böyle bir günde,
düşmanım ölse ağlarım kesin!..



Mahmut Turan

7 Kasım 2018 Çarşamba

ÇEKİNDİM

günaydın dedim,
merhaba dedim,
nasılsın dedim...
saatin güzelmiş dedim,
parfümüne bayıldım dedim,
saçların yakışmış dedim...

hava ne güzel dedim,
sinemaya güzel film gelmiş dedim,
kitap fuarı yaklaştı dedim...
bir gün,
bir çay içelim dedim...
kendine iyi bak dedim,
görüşürüz dedim...
seni seviyorum da diyecektim,
çekindim...



Mahmut Turan


30 Ekim 2018 Salı

KÜÇÜK BİR HİSSE

olmasa da sarayım,
olmasa da otağım...
bu dünyada,
benim de küçük bir hissem var...
çoban yıldızı benim adıma mesela,
güneşe ortağım...
gün benim,
ay benim...
kısrak benim,
tay benim...
deniz benim sonra,
sal benim...
hayallerim kaçak olabilir kabul ediyorum,
ama sigaram yasal benim...



Mahmut Turan

29 Ekim 2018 Pazartesi

S BEDEN

aşk,
gözyaşı,
ayrılık...
geçim sıkıntısı,
stres,
hastalık...
bir yandan kurt kovalarım,
bir yandan kuzuyla uğraşırım...
ben bu canımla,
bunca şeyi nasıl taşırım?..
bugünden korku duyanım ben,
yarından endişe edenim...
Tanrı'm,
Tanrı'm dikkatini çekerim,
Tanrı'm ben S bedenim!..



Mahmut Turan

28 Ekim 2018 Pazar

VAKAYI ŞERRİYE

adam gözü pek bir şairdi,
kadına satırla saldırdı!..
kadın epik bir şiirdi,
adamı gözüyle öldürdü!..
adam ölüp kurtulsa iyi!
adam oracıkta öldü ama,
hiçbir yere gömülmedi...
kadın olaydan sonra kayıplara karıştı.
kadın o günden sonra,
hiçbir yerde görülmedi...
adam göreceğini görmüş zaten,
şimdi ne değişecek ki,
adam seni görse?..
kadın kayıp diyorum sana,
git kadını gör,
kadını gör sen!..



Mahmut Turan

26 Ekim 2018 Cuma

NE BERBAT BİR HAVA

Tanrı eline bir bardak almış,
başımdan aşağı soğuk sular döküyor...
ne önü ilerliyor akan suyun,
ne arkası geliyor!..
bu bardak çok fırtınalar koparır belli,
bu bardak çok gemiler batırır!..
Tanrı'nın bardağı bu,
boru değil!..
bardak dedim de,
ne berbat bir hava değil mi,
insanın çayı bırakası geliyor?..



Mahmut Turan

24 Ekim 2018 Çarşamba

SEN İYİ BİR İNSANSIN

kimin ekmeğiyle oynadın sen,
kimin tavuğuna kış dedin?..
düştüler eyvah ettin,
yükseldiler alkış dedin!..
ah be dostum,
ah be Mirim!..
gözlerindeki ışığı ben bilirim,
içindeki cevheri ben bilirim!..
gökteki yıldızları ismiyle çağırırsın da,
meyhanedeki komiye bey diye seslenirsin!..
kedi görsen seversin,
kuş görsen heveslenirsin!..
boş bir tarlaya çiçek ekecek olsam,
tohum diye serperim seni!..
sigarayla beslenen adam,
parmak uçlarından öperim seni!..
ateşli mısralar sıksan da arada,
kesici cümleler saplasan da bir iki...
senden zarar gelmez yahu,
şiirle kimi öldürebilirsin ki?..
varsın dostların hasta bilsin seni,
varsın millet deli sansın!..
kim ne derse desin,
sen iyi bir insansın!..



Mahmut Turan

17 Ekim 2018 Çarşamba

ŞİMDİ SEVGİLİM GELİR

yusufçuklar saz çalsın hep bir anda,
serçeler de lir!..
kış güneşi doğdu ahan da,
şimdi sevgilim gelir...
çimler yere yatsın derhal,
çınarlar ayakta beklesin!..
salkım söğütler eğilsin,
kasımpatılar önünü iliklesin!..
temiz bir örtü serin masaya,
çay koyun da kaynasın!..
şimdi sevgilim gelir diyorum,
çocuklar az ötede oynasın!..


Mahmut Turan

14 Ekim 2018 Pazar

MAVİ

yoldan gelip geçenler,
beni gazel sanıp da,
ezmesinler diye...
sarı benzimi,
maviye boyadım bugün...
mahallenin delisine göre çok tatlı olmuşum,
üst komşuma göre bir ucube...
güneş görse kızar mı bu halime,
yel sırtıma vurur mu acaba?..
mavi komik kaçmış mı bende,

kargalar güler mi bana?..
sevgilim sevgilim sen de,,
mavi yakışmamış mı bana?..



Mahmut Turan

13 Ekim 2018 Cumartesi

NE GÜZEL İSTANBUL!

bir adam gördüm bugün,
elinde firavun inciri...
tepesinde bir akbaba it dalaşı yapıyordu,
peşinde bir aslan kırmıştı zinciri...
bir adam gördüm bugün,
ağzında firavun inciri...
başında tıknaz bir manav bekliyordu,
karşısında ensesi kalın bir hal taciri...
bir adam gördüm bugün,
midesinde firavun inciri...
aşeren bir kadının göz izleri vardı üstünde,
kalburüstü insanların iğreti bakışları...
sitemler duydum ince ince,
kargışlar tombul tombul...
lan adama ağız tadıyla bir incir bile yedirmediler,
lan bu ne güzel İstanbul!..



Mahmut Turan

11 Ekim 2018 Perşembe

ŞİZOFREN

gecenin bu vakti,
bomboş sağ yanım.
top oynuyor,
inlerle cinler...
(ben inleri tutuyorum tabi)
sol yanımda,
huma kuşları,
turna katarları,
güvercinler...
yabanıl sesler yankılanıyor,
evcil kulaklarımda...
anne kapı çalınıyor diyorum.
ben kapıya yürüyorum,
annem yazmasına koşuyor...
kim gelse iyi,
hiç kimse...
anne diyorum,
anne ben şizofren oldum galiba...
bir o eksikti diyor annem,
bir o eksikti!..
ne alakaysa artık,
Namaz Dağı'nda bir ihtiyar canlanıyor gözlerimde.
yok hayır,
hayır hayır hayır!..
namaz kılmıyor adam,
adam istavroz çıkarıyor...
sonra,
sonra diyeyim efendime...
kalkıp,
bir kahve yapıyorum kendime...
yılkı bir at silüeti beliriyor,
küçük fincanımın dibinde...
anne diyorum,
anne yılkı atlar da murada dahil mi?..
yılkı ne diyor ümmi annem.
hiç anne diyorum,
hiç!..
tavandaki ampulün yuvası halka görünüyor gözüme bir an,
kablosu ip olarak...
eski çamları bardak olmuş görüyorum bu kez,
bir bardak dolusu zıkkım içiyorum fondip olarak...
oturup bir sigara yakıyorum,
bir sigara daha,
bir sigara daha...
tutuşuyor Fuzuli,
tütüyor hayaller!..



Mahmut Turan

8 Ekim 2018 Pazartesi

GÜZ'İ AYLAR

Tanrı tanımaz bir karamsarlık var içimde,
Nuh da demiyor,
Peygamber de demiyor!..
rengini bulutlardan mı almış,
gözlerinden mi bilmiyorum,
üzerinde fikir yürütüyorum milim ileri gidemiyor...
verip veriştiyorum cari mevsime,
Celali bir isyan çıkarıyor güz'i aylar...
kargaşa,
izdiham,
bir dizi olaylar!..
bozkırın bütün kurtları bir koşu içime sığınır hal böyleyken,
kalbim hatıranı özenle saklar...
sırayla iflas bayrağını göndere çeker bir sonra,
ciğerler,
böbrekler,
bağırsaklar...
ellerim titrer durur biteviye,
harman savuramam,
harç karamam...
gözüm bu acz'i bir yerden ısırır ama,
o yer neresi çıkaramam...
çatlar dimağ,
kanar us...
dedim ya,
Tanrı tanımaz bir karamsarlık var içimde,
ne Buda tanır,
ne Melek Tavus!..
elleme ama,
elleme dursun sevgilim,
elleme ziyanı yok!..
hem kara kuru bir adamım ben,
hem karamsarlık sırıtmaz bende...
her güzki halim bu benim,
ben güzleri böyle olurum genelde...



Mahmut Turan