23 Kasım 2017 Perşembe

ÖĞRETMENİM

A demeyi doktorum öğretti bana,
geri kalan her şeyi siz öğretmenim...
bu geri kalan her şeyin içinde,
neler var neler...
güzel yazılar,
mutlu tablolar,
ileri teknolojiler...
büyük adam olmam vardı,
büyük düşünmem gayenizde...
şiir yazıyorsam,
ekmek yiyorsam sizin sayenizde...
altmış ikiden yaptığım tavşanlarım geliyor aklıma,
resim defterimdeki bacası yaz kış tüten evlerim...
haftalık tahta nöbetlerim mesela,
yıllık ödevlerim...
biliyor musunuz öğretmenim,
ev ödevlerimi hiç aksatmıyorum?..
evimin kirasını her ay yatırıyorum,
eve her akşam ekmek götürüyorum...
büyüdükçe,
size benziyorum öğretmenim...
gençlere iş diyorum,
çocuklara kitap diyorum...
de-leri da-ları ayrı yazıyorum,
büyüklerime SİZ diye hitap ediyorum...
işçi olarak bazı problemler yaşasam da,
son zamanlar yaşımı problem etsem de,
A şehrinden B şehrine hiç varamasam da...
bir imza yetkim var sonuçta,
bir isimlik duruyor masamda...
size eskisi gibi,
canım benim demezsem,
darılmazsınız değil mi?..
bu aralar,
canımın pek bir önemi yok da...
tamam tamam,
kızmayın öğretmenim!..
ağzım,
fermuar,
nokta...
isterseniz tahtayı sileyim yine,
isterseniz çöpü dökeyim...
üzerimde hakkınız çok öğretmenim,
verin elinizi öpeyim!..



Mahmut Turan

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder