12 Kasım 2017 Pazar

ÖYLE AMA!

dünyanın en fazla yağış alan bölgesini sordular,
kendimden emin bir şekilde,
yanaklarım diye yanıtladım...
sonra ben herkesi susturdum,
sonra coğrafya bilgimi konuşturdum,
konudan konuya atladım...
(bu dizlerle mi diyeceksin,
yemin ederim, valla atladım!...)
dünyanın yedi harikası diye bir şey yok,
dünyanın bir harikası var dedim,
O'nun adını söyledim...
resmini çıkardım,
gözlerini delil olarak sundum...
biraz boğazımı temizledim,
biraz yutkundum...
genel coğrafya'ya ara ara daldım,
yerele bodoslamasına...
Türkiye'nin bir şehri var,
o da O'nun olduğu şehir dedim,
siz bakmayın milletin 82,83,84 diye sıralamasına!..
ülkemizde güneşin doğuşu ile batışı arası hep 12 saattir,
O'nda doğar dedim,
O'nda batar...
en güzel çiçekleri O yetiştirir dedim,
en güzel boncukları O satar...
en güzel yol,
duble yol değil dedim,
en kestirmeden O'na giden yoldur...
çay bir tek O'nların orda yetişir,
çiğdemler ilk O'nların orda çıkar dedim,
çitlembik O'nların orda boldur...
en saf altın da,
en sert taş da,
O'nun bağrında çıkarılır dedim...
Türkiye'nin en büyük Sine-i Bölgesi O'nun göğsü,
Türkiye'nin en çok göç alan bölümü O'nun yüzü...
bütün harabeler O'ndan kalma,
bütün yaban O'nda saklanır...
bütün ırmaklar O'na dökülür,
bütün sıcaklık farklılıkları O'ndan kaynaklanır...
dünya O'nun suyu yüzü hürmetine dönüyor dedim,
ay O'na tutuluyor...
mesela dünyanın en kalabalık yeri benim başım,
mesela dünyanın en çok kan dökülen yeri benim yüreğim dedim...
bir ağzımdan çıkanlara baktım sonra,
bir soru soran adama...
abartmıyorum dedim,
öyle ama!..



Mahmut Turan

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder